Ramazan ayı tüm İslam coğrafyası için kutsal bir ay. İslam alemi için on bir ayın sultanı. Hazırlıklarına çok önceden başlanan; oruç, teravih, ramazan davulu, cami mahyaları gibi ibadetleri ve gelenekleriyle çok özel bir ay.

Ramazan ayının en önemli ibadeti oruç tutmak. Sahur vaktiyle iftar vakti arasında yemek yemeden, su içmeden yapılan bu ibadet iftar sofralarıyla son buluyor. İftar sofraları ramazan geleneklerinin en önemli unsurlarından biridir ve misafirperver Türk toplumu için çok önemlidir.

Öncelikle oruç açmak için hurma ya da zeytin mutlaka olmalı. Hemen ardından da vazgeçilmez olarak çorba. Gün boyu aç ve susuz kalan mide için harika bir başlangıç olacaktır.

Hemen ardından ana yemeğimiz etli yemek olmalıdır. Kuru bakliyatlar da tercih edilebilecek ana yemekler arasında olmalıdır. Bunun yanında mutlaka zeytin yağlılara yer vermeyi unutmayın. Ana yemeğimize pirinç ya da bulgur pilavı ile devam etmeliyiz.

Ramazan ayı hangi mevsime denk geliyorsa mevsim sebzeleriyle mutlaka salatamız sofrada olmalıdır. Yemeğimizi tatlıyla sonlandırmalıyız. Gün boyu kaybedilen enerjiyi kazanmanın en güzel yolu. Kısaca özetlersek:

Unutmayalım ki ramazan ayı aynı zamanda sıhhat bulma ayıdır. Orucun manevi yönleri kadar maddi yönleri de vardır. Midemizin dinlenmesi, sindirim sistemimizin daha yavaş çalışması gibi sağlık yönünden de oruç önemlidir. Bu yüzden iftar sofralarımızda çok ağır yağlı yemeklerden uzak duralım. Yemeğimizi yavaşça, lokmalarımızı bolca çiğneyerek yiyelim. Bütün gün aç duran midemizi bir anda zorlamayalım.