Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yakup Aslan, okula yeni başlayan çocukların ortama uyum sağlamada bazı sorunlar yaşayabileceğini belirterek, sorunun ortadan kaldırılması için ilk günlerde çocuğu ailelerin okula götürmesi ancak sürenin uzatılmaması uyarısında bulundu.

Prof. Dr. Aslan, okulun, çocuklar için yeni kurallar, sorumluluklar, farklı arkadaşlıklar ve fiziksel çevre getiren bir sosyal ortam olduğunu, okula yeni başlayan çocukların ortama uyumda bazı sorunlar yaşayabileceğini söyledi.

Eğitim öğretime yeni başlayan çocuklardaki okul stresi ve isteksizliğin temel nedeninin okul hakkındaki belirsizlik ve bilgisizlik olduğunu ifade eden Aslan, ”Çocuğa okula başlamadan önce okul konusunda hikayeler anlatılması, sınıf, sıra, öğretmen, ders, teneffüs, sınıf arkadaşı gibi kavramlar konusunda bilgiler verilmesi çocuğun okula uyum sürecini hızlandırır” dedi.

Eğitime başlamadan önce çocuğa okulun gezdirilmesinin de uyum sürecinin hızlanmasında etkili olabileceğini dile getiren Aslan, şu önerilerde bulundu: ”Sorunu ortadan kaldırmak için okulun açıldığı ilk günlerde çocuğu okula götürün ancak abartmayın. Öğretmeni çocuğa sevdirin. Okulu ceza verilen yer olarak göstermeyin. Öğretmenleri her şeye kızan, sürekli ceza veren, yargılayan kişi olarak göstermek, hata yaptıklarında çocukları öğretmene şikayet etmekle korkutmak çocukları öğretmen ve okuldan soğutur. Öğretmeni, öğrencileri çok seven, onları yarınlara hazırlayan bir kişi olarak tanıtın.

Okul fobisinin temel nedenlerinden biri de hata yaptığında çocuğun adeta okula terk edilip, aileden uzaklaştırılması korkusudur. Ebeveyn çocuklarına karşı anlayışlı olmalıdır ’sen bebek misin, korkacak ne var?’ gibi baskıcı ve bastırıcı sözlerden kaçınılmalıdır. Baskı sorunu çözmez, sadece öteler.”

Minik öğrencilerin kıyafetlerinin önceden alınıp denenmesinin çocuğun kıyafete alışmasını sağladığını belirten Aslan, ”Okul alışverişini birlikte yapın. Çocuğun kırtasiye malzemelerini seçmesine izin verilmesi okul ile ilgili güzel duygular hissetmesine, sahiplik duygusunun artmasına ve psikolojik olarak kendisini okula hazırlamasına yardımcı olur. Çocuğa okula gitmeme konusunda ödün vermeyin. Öğretmen ve idareciler ile mutlaka işbirliği yapın” diye konuştu.

Okula gitmek istemeyen çocukların suçlanmaması ve göz yaşlarıyla alay edilmemesi uyarısında da bulunan Aslan, ”Yatışsın, düzelir, sonra göndeririz, iyileşince göndeririz’ yaklaşımları da sorunun çözümünü zorlaştırır. Bu nedenle çocuk uygun dille ikna edilerek okula gitmesi sağlanmalı. Bu konuda aile bireyleri aynı kararlılık ve tutarlılık içinde olmalı” dedi.

Çocuğun okula uyumu için ailenin, okula giderken çocukla abartılı vedalaşmadan kaçınması, endişelerini konuşarak çözmesi, boş zamanlarında oyun becerileri kazandırarak anne ve babaya bağımlılığını azaltması, arkadaş ortamını güçlendirmesi gerektiğini de anlatan Aslan, çocuğu okula gittiği için ekonomik sıkıntı yaşayan ebeveynlerin bu durumu çocuğa hissettirmemesi gerektiğini de vurguladı.

Aslan, okula yeni başlayan çocuğun özellikle ilk günlerde okuldan dönüşünde ailesince karşılanması gerektiğini ifade ederek, ”Çocuğunuzun eve döneceği saatlerde çalışan anne bile olsa hiç değilse ilk haftalarda evde olup onu karşılayın, ona küçük sürprizler hazırlayın, çocuğun yapabildiklerini öne çıkartarak, olumlu yanlarını pekiştirmek için ’Aferin. Ne kadar güzel yapabiliyorsun. Artık, büyüdüğünü görmek çok güzel’ demek yararlıdır” diye konuştu.

”Okul ile mutlaka işbirliği yapın”
Prof. Dr. Yakup Aslan, okula yeni başlayan veya 4 4 4 sistemi yüzünden bir başka okul binasında eğitimine devam etmesi gereken öğrencinin yeni okula alışmasında okul-aile işbirliğinin önemini vurgulayarak, ”Çocuğun okula uyumu için okul ile mutlaka işbirliği yapın. Bu işi profesyonel olarak yapan kişilerin bilgi ve tecrübelerinden yararlanmakta ve onları dinlemekte yarar var. Sorun, okulu aşan bir boyut gösterince bir uzmana başvurmak gerekir” ifadelerini kullandı.

Çocuğun okula karşı isteksizliğinin öğretmenine bildirilmesinin önemine de işaret eden Aslan, ”Bu tür durumlarda eğer okulda bir hemşire varsa, hemşirenin de aydınlatılması faydalı olur. Hemşireye çocuğunuz fiziksel yakınmaları karşısında onu eve göndermek yerine 10–15 dakika dinleyip sınıfına geri göndermesini söyleyebilirsiniz” diye konuştu.