Çay konusunda kendisine çok güvendiğim, bilgili, yurt dışındaki çay kulüplerine üye, lokantalarda tadımlar yapan bir arkadaşım Kadıköy Kazasker’de yeni açılan bir yer önerdi: Asia Chai Art.

Daha önceki Karadeniz ziyaretlerimden de gözlemlediğim bir konuydu çay kültürümüzün geriye gittiği ve çay demleme konusundaki yanlışlarımız. Bu sebeptendir; çay konusunda böyle bir yerin olduğuna çok sevindim. Henüz yeni yeni irdelediğim çay kültürü konusunda ufkumu açan bir ziyaret gerçekleşti.
Asia Chai Art’ın güzel konseptinde 8 tür çayın 5 tanesini tattım. Özellikle iki çaydan bahsetmek istiyorum ki bunlardan ilki genelde bitki çayı olduğu düşünülen aslında çayın başka bir çeşidi olan; beyaz çay.
Beyaz Çay’ın asıl adı; Kamelya Sinesis. Henüz tomurcukken toplanıp, buharla soldurup hemen kurutuluyor. Çay işlemden geçtikçe kafein oranı arttığından beyaz çayda; kafein oranı oldukça düşük. Antioksidan özelliği fazla ve besleyiciliği yüksek.

Çay için en önemli konulardan biri de demleme süresidir. Fazla demlenen çayda tanen miktarı artar ve bu da mideye zarar verir. Her çayın demleme sıcaklığı farklıdır tabii. Genelde 90 (derecede benmari usulü gibi) demlenmelidir. Beyaz çayda ise bu sıcaklığı mümkünse 80 derece olarak öneriyorlar. Demleme süresi ise 3-4 dakika diyebilirim. 6 dakikadan sonra tanen üremeye başlıyor.
Bunlara uygun demlenen beyaz çayın tadından da tanenin çok az olduğu anlaşılıyordu. Kendine has hasır, saman benzeri kokusu gerçekten hoşuma gitti. Havayla temas etmeden işlemden geçiyor olmasından dolayı mideye dost bir çay, özellikle benim de yıllardır çektiğim reflü hastalığım için oldukça uygun.
Diğer denediğim çay ise Çin kültüründen çıkma bir Japon çayı olan Maça Çayı. Çay hazırlanırken bambu fırçası ve maça bowl dedikleri çay kaseleri kullanılıyor. Her çayın seçimi özenle ve Türk damak tadına uygun olarak yapılıyor. Mesela beyaz çayı hasat zamanı Fujiyana Eyaleti’ni ziyaret edip oradan getiriyorlar.
Maça Çayı da genelde Japon çaylarında olduğu gibi buharla soldurarak hazırlanan bir çay o yüzden tanen oranı onda da düşük. Kokusu ise bir harika! Binlerce değişik otun iştah açıcı ve adeta deniz yosunu kokusunu alabiliyorsunuz. Tadı için; yine denize yakın olduğu için butun o otsal bitki örtüsü ile birlikte hem de salinite iyode aromaların tadını alabilirsiniz diyebilirim ve aynı zamanda çok elegan bir kalitede. Görünümü ise köpüklü ve telveli. 25 gramlık paketin fiyatı 15 ₺.

• Vedat Milor