Çocuk yogası, çocuklarda sık rastlanan dikkat eksikliği gibi durumlara eğlenceli bir çözüm olabilir.



Çocuk yogası, çocuklarda sık rastlanan dikkat eksikliği gibi durumlara eğlenceli bir çözüm olabilir.
Çocuklarda konsantrasyon bozukluğu, okul başarısı kadar sosyal hayatını da olumsuz etkileyebiliyor. Çeşitli oyunlar oynayarak ve çocuk yogasından faydalanarak bu sorunun üstesinden gelmek mümkün. Çocuk yogası eğitmeni Gökçe Ceren Akyıldız, çocuklarda dikkat eksikliği ve konsantrasyon bozukluğu durumlarına çözüm olabilecek çocuk yogası pozlarını ve faydalarını anlattı.
*
Çocuk yogası nedir?
Çocuk yogası, çocukların bedenleriyle bağlantı kurmalarını, daha sağlıklı ve rahat bir nefes alışkanlığı edinmelerini sağlayan, oyunlardan faydalanarak beden ve zihin dengesini sağlamayı öneren türde bir yoga çalışmasıdır. Tüm hareketler yavaş yavaş yapılır, sürekli olarak nefese dikkat edilir ve bu sırada yoga, çeşitli oyunlar da sürece dahil edilerek çocukların hayal güçlerini kullanabilecekleri türde bir pratiğe dönüşür.
*
Çocuklar için yoga hareketleri
Çocuk yogası eğitmeni Gökçe Ceren Akyıldız, çocuklarla yapılabilecek ve konsantrasyon bozukluğuna iyi gelebilecek yoga pozlarını gösterdi:
*
1.Dağ pozu
Çok güçlü bir dağ olduğunuzu düşünerek ayakta durun, ayaklarınızı iki yana açın, karşıda sabit bir nokta bulup oraya bakın. Eğer bir yere odaklanmak istemiyorsanız gözlerinizi kapatabilirsiniz. Tam karşınızda güçlü bir dağ var ve siz de çok güçlü bir dağsınız! Bu şekilde dururken burnunuzdan nefes alın, nefesi verirken yüksek sesle ‘ben çok güçlü bir dağım!’ cümlesini söyleyin. Bu poz denge için çok önemli.
*

*
2.Güneşe merhaba
Bu da ilk poz ile bağlantılı şekilde yapılıyor. Ayakta dururken ayaklarınızı biraz daha birbirine yaklaştırın, elleri yere doğru silkeleyin ki biraz eller-kollar rahatlasın. Burundan nefes alın ve nefes alırken ellerinizi yukarı, güneşe doğru kaldırın. Eller ve kafa aynı anda yukarıda dururken yüksek sesle ‘Merhaba!’ diye güneşe seslenin, parmaklarınızı da hareketlendirin. Nefesi verirken kolların iki yandan yavaşça düşmesine izin verin.
*

*
3.Güneş doğdu , Güneş battı
Bu poz da ikinci pozun devamı gibidir. Burundan nefes alırken elleri yukarı doğru kaldırın, aynı zamanda kafanızı da güneşe doğru kaldırın. Eller ve kafa aynı anda yukarıdayken ‘Güneş doğdu’ deyin. Nefes verirken belden öne doğru eğilerek kolunuzu, boynunuzu ve başınızı serbest bırakın. Yere doğru tamamen eğildiğinizde, ‘Güneş battı’ deyin ve bir süre daha o şekilde durarak elleri kolları sallayın. Eğer dizlerde acı hissedilirse, dizler hafifçe bükülebilir.
Buradan çok yavaş bir şekilde, en son boyun doğrulacak şekilde, yuları doğru kalkılır ve dağ pozuna geri dönülür. 3. poz tamamlandıktan sonra elleri ve ayakları sallayarak rahatlatın.
*

*
4.Aslan nefesi
Aslan olabilmek için önce dört ayak üstünde durur gibi durmamız gerekli. Bunun için de ellerimizi parmak aralarını iyice açarak avuçlarımızı yere basmalıyız ve dizlerimiz ile ayaklarımız da yere değmeli. Hikayemizde aslan ormanın içinde bir yürüyüşe çıkacak, ama çıkmadan önce ormanı kontrol etmesi gerek. İşte bunun için de şöyle yapacağız; yavaş yavaş omurgamızı kıpırdatarak boynumuzu sağa sola çevireceğiz ve etrafı kolaçan edeceğiz. Oynatabildiğimiz kadar omurgamızı oynatıyoruz çünkü bu hareket aynı zamanda omurgamızın da güçlenmesini sağlayacak. Ve bu şekilde devam ederken birden karşısında bir şey görmüş gibi, mevcut pozisyonda sabit duruyoruz. Bu şekilde sabit dururken burnumuzdan derin bir nefes alıyoruz ve nefesimizi dışarı verirken de dili dışarı çıkararak ve yere öne doğru eğilerek ağızdan veriyoruz.
*

*
5.Tavşan nefesi
Tavşan nefesi için önce ellerinizle kafanızın üzerinde kulaklar yapın; parmaklarınızı sallayarak tavşanımızın kulaklarını sallamasını sağlayın. Aynı zamanda burnunuzu sağa sola hareket ettirin. Etrafı koklar gibi yapın ve sanki bir havuç bulmuş tavşan gibi, elleri kafada kulak yapın ve 3 defa, derin bir nefes alıp burundan verin.
*

*
6.Yumurta pozu
Bu poz itibari ile yapacağımız hareketler ise tamamen dengemiz ile ilgili olacak. Yumurta pozu için yerde dizler göğüs hizasında olacak şekilde kırılarak oturun ve ellerinizi dizlerinize koyun. Ayaklarınızı çekebildiğiniz kadar kendinize doğru çekin. Sağa sola kendimizi hareket ettirerek kalça kemiklerimizi buluyoruz. Bu hareketi yaptığınızda acıyan yerleriniz sizin kalça kemiklerinizdir. Şimdi ellerinizle dizlerinizi tutarak ayaklarınızı yerden kesip kalça kemiklerimizin üzerinde tıpkı yumurta gibi, sabit bir şekilde durun. Bu harekette dengenizi kaybedip geriye dönme olasılığınız çok yüksek, endişe etmeyin, bu herkese olan bir şeydir. Dengeniz bozulduğunda tekrar sırtınızla kendinizi iterek aynı pozisyona kolayca geri gelin. Bu poz bitince kendimizi rahatlatmak için bacaklarımızı ve ellerimizi açıp yere bırakıyoruz ve sallıyoruz. Çünkü bir sonraki pozumuz ayakta bir denge pozu olacak.
*

*
7.Ağaç pozu
Bu da yine çok eğlenceli bir denge pozudur. İlk önce ayakta durun ve gözlerinizi kapatın. Kendi ağacımızı hayal ediyoruz, biz nasıl bir ağacız, meyve veren mi? Sadece çiçekleri olan mı? Şimdi ağaç pozu için önce ayaklarınızı çok hafif aralayın. Sonra istediğiniz herhangi bir ayağınızdan başlayacak şekilde ayaklarınızdan birini havaya kaldırıp diğer bacağınızın iç kısmına oturtun. Oturturken yüksekliğimizi kendi vücut dengemize göre ayarlayabiliriz, yani ayak bileğinden biraz yukarıda olabilir ya da diz kapak hizasında olabilir, bu tamamen herkesin kendi vücut dengesine bağlı. Dengede durabildiğiniz hizayı bulduktan sonra kollarınızı yukarı doğru açın. Bu şekilde yaptıktan sonra bir süre bu pozda kalın ve artık yorulduğunuzu ya da ayağınızın acıdığını hissediyorsanız yavaş bir şekilde ayağınızı yere doğru bırakın. Aynı zamanda kollarınızı da yavaşça vücudun yanına bırakın. Sonra aynı hareketi diğer ayakla tekrarlayın.
*

*
8.Sihirli taş
Bu poz tüm diğer 7 pozu yapıp saat oyununu oynadıktan sonra dinlenmek için harika bir poz. Önce oturuyoruz, boynumuzu hafifçe öne düşürüyoruz ve gözlerimizi kapıyoruz. Sonra kendimizi hazır hissettiğimizde gözlerimizi açıyoruz, kafamızı kaldırıyoruz, yavaşça dört ayak üzerine geliyoruz, kalçalarımızı ayaklarımızın üzerine gelecek şekilde geriye doğru gidiyoruz. Bunu yaparken ellerimiz yere değer şekilde kollar öne doğru uzamış gibi duruyoruz. Kafamızı öne yere doğru eğiyoruz. Kafamızı yere değdirebiliriz ama değmiyorsa zorlamıyoruz. Kollarımızı arkaya geriye doğru alıyoruz ve böylece sihirli bir taşa dönüşüyoruz. Ve bu pozda böylece dururken içinizden istediğiniz bir şeyi diliyorsunuz. Dileğinizi tuttuktan sonra bu pozisyondan çok yavaş bir biçimde kalkıyoruz, çünkü dileklerimizi gökyüzüne göndereceğiz!
*

*
9.Gökyüzü
Önce kollarımızı öne doğru tekrar uzatalım biraz gerelim hatta vücudumuz rahatlasın. Sonra ellerimizi hafifçe geri yürütüp yere basalım ve ellerimizden güç alarak yavaş yavaş oturma pozisyonumuza geri dönelim ve derin bir nefes alalım. Ve sıra dileklerimizi gökyüzüne göndermeye geldi, hemen bağdaş kuruyoruz ve ellerimizi kalbimizin üzerinde birleştiriyoruz. Sihirli taş pozunda dilediğimiz dileği tekrar aklımıza getiriyoruz. Hazır olduğumuzda ellerimizi birbirine sürterek ısıtıyoruz ve kollarımızı yukarı doğru kaldırıp parmaklarımızı hareket ettirerek dileklerimizi gökyüzüne bırakıyoruz.
*

*
Saat oyunu
Rahat bir şekilde yerde oturun, karşınızda kocaman bir saat olduğunu hayal edin. Hocanız saatte bulunan 12-3-6-9 rakamlarını sesli bir şekilde söyledikçe, bu rakamlar hangi yöndeyse oraya doğru bakın. Bunu birkaç defa tekrarlayın ve her defasında biraz daha hızlı yapın. Oyun git gide daha eğlenceli bir hale geliyor!
*
*
*
*
Gökçe Ceren Akyıldız kimdir?
Çocuk yogası eğitmeni Gökçe Ceren Akyıldız , 6 yıldır yaratıcı drama eğitmenliği yapıyor. Cihangir Yoga’da “Çocuk Yogası” dersleri veriyor. Derslerinde yaratıcı drama ve çocuk yogasını birleştirerek çocukları aynı zamanda eğlendiriyor. Pozları hikayeleştirip nefesleri karakterleştiriyor.
*
*
*
*
Haber: Nuran Başyurt
Fotoğraflar: Engin Pulat