Aşkın insan sağlığı üzerindeki olumlu ya da olumsuz etkileri nelerdir? Bunu hiç düşündünüz mü? Yapılan bilimsel araştırmalara göre; karşılıklı aşk insanı rahatlatır, vücuda huzur ve denge verir.
Uz.HATİCE ER
Biyoenerji Uzmanı Aşık insan mutlu, özgüveni yerinde, başarılı ve pozitiftir. Aşk depresyondan korur, bağışıklık sistemini güçlendirerek hücreleri yeniler; anti-aging özelliği de vardır. Mutsuz aşk ise insan yaşamını ve sağlığını alt üst eder. Aşk acısı cildin kurumasına, deri renginin değişmesine, saç dökülmesine, kan renginin koyulaşıp siyahlaşmasına ve kasvetin artmasına sebep olur. Gözyaşları ise en iyi ağrı kesicidir.
Aşk hayatın bize hazırladığı en güzel sürprizdir. İnsan aşık olduğunda vücudundaki hormonların seviyesi değişir. Kadında östrojen, erkekte testosteron aşkı davet eder. Haz hormonu olarak adlandırılan endorfin ve birtakım biyokimyasal salgılanmalar, vücudun sinir sistemini harekete geçirerek bağışıklık sistemini güçlendirir. Hücreleri yeniler, vücuda anti-aging etkisi yapar. Bilimsel verilere göre, karşılıklı aşk mutluluk verir, özgüveni artırır. Kişi etrafına pozitif enerji yayarak yaşamında daha başarılı olur. Ayrıca kişiyi depresyondan korur, ruh sağlığı üzerinde olumlu etkileri vardır. Huzurlu aşkın stresi azaltan etkisi vücutta özellikle şeker metabolizmasını destekler. Huzur veren her şey direkt olarak sağlığı da olumlu etkilediği için aşık insanın bağışıklık sistemi güçlenir. Fizyolojimizde yol açtığı değişikliklerin büyük bir kısmının iyileştirici özelliği olduğunu da vurgulamak gerekir. Aşk kalp hızımızı artırarak kan dolaşımını hızlandırır; kişi kendini daha enerjik hisseder. Önceden aşılmaz gibi gördüğü sorunların üstesinden gelebilme gücünü kendisinde bulur. Fiziksel görünüm ve sağlığına daha dikkat eder. Spora başlar ve estetik bakımını aksatmaz. Dolayısıyla özgüveni artar, kendini daha sağlıklı hisseder. Yine bazı hormon değişimleri kişiyi depresyondan koruyucu bir etki yapar. Dünyaya ve insanlara hoşgörüyle yaklaşır. Günlük hayatta kafamıza taktığımız birçok olumsuz şeyin baskılanmasını sağlar. Aşk, kusurları kabul etmektir. Aslında aşkın gözü kör değildir, sadece gerekli olanı görür.
Aşkın mutluluk veren bir yanı olduğu gibi, bir de acı kısmı vardır:
Aşk acısı; cildin kurumasına, deri renginin değişmesine, saç dökülmesine, kan renginin koyulaşıp siyahlaşmasına ve kasvetin artmasına sebep olur.
Sabah uyandığınızda midenizde ekşime, akciğerlerinizde rahatsız edici bir sızı varsa, siz aşk acısı çekiyorsunuz demektir.
Bazı aşkların hastalık haline gelip psikiyatrinin alanına girebileceği de unutulmamalıdır. İmkansız aşklar ki bu bir çeşit akıl hastalığıdır; genelde daha üst sosyoekonomik düzeydeki bir erkeğe karşı kadının yaşadığı duygu yoğunluğudur. Gerçeklikle ilgisini koparmış olan kişi, bu aşkı hayalinde (hezeyanlarında) büyütür; hatta bazen karşısındaki kişinin hayatını zehir eder…
Bilimsel araştırmalara göre; duygu gözyaşlarında ağrı kesici olduğu bilinen bir kimyasal madde bulunuyor. Bu nedenle ıstırap anlarında ağlamak en iyi ağrı kesicidir. Teselliyi sözlerde aramak yerine aşk için gözyaşı dökmek insan sağlığı açısından daha faydalıdır. Aşk veya aşk acısı, ne olursa olsun, aşkın vücuda her zaman bir artısı olduğu unutulmamalıdır.
Yeryüzünde kusursuz aşk olmadığı, yalnız insani aşk olduğu gerçeğini kabul ederseniz daha az düşkırıklığına uğrarsınız. O zaman enerjinizi elinizdeki sevgiyi takdir edip dile getirerek yüceltmeye harcayabilirsiniz.
Unutmayın; ’seni seviyorum’ mesajı sözsüz iletilemez. Aksine sevginin var olduğu her yer ve zamanda söylenmesi gerekir.
Seni seviyorum demekten asla bıkmayın.