Estetik cerrah ve güzellik uzmanı Dr. Yaşar Sarıgül, silikon ile göğüslere yapılan yağ dokusu enjeksiyonu arasındaki farkları şöyle anlatıyor:

"Silikonların hamilelik sırasında çıkarılmasına gerek yoktur. Çok yıllar önce bizde bayanların hamile kaldıklarında silikonları çıkartmalarını öneriyorduk ama daha sonraki yıllarda yapılan araştırmalar ve klinik çalışmalar gösterdi ki hamile bayanların silikonlarını çıkartmalarının hiçbir anlamı yok.

Estetik operasyon yapan anneler doğumdan sonra çocuklarını çok rahat bir şekilde emzirebilirler, bu gerek bebek gerekse anne sağlığı açısından hiçbir sağlık sorunu teşkil etmiyor.

Bazı firmaların silikonların ömür boyu kalabileceği şeklinde taahhütleri var fakat doğada ve endüstride hiçbir ürün ömür boyu garantili olamaz dolayısıyla silikonların da 50 yıllık klinik çalışmalarındaki sonuçlar gösteriyor ki 15 yıl civarında protezlerin değiştirilmesi gerekir.

Bu süre biraz fazla ya da az olabilir ama hiçbir zaman ben bir silikon taktırayım, ömür boyu gitsin şeklinde düşünmemeleri gerekir.

Meme büyütmede silikon ameliyatları ve meme dokusuna yağ enjeksiyonları birbirine alternatif metotlar değildir. Silikon ameliyatları istenilen hacimde ve o hacmin devamı açısından garantili ameliyatlar.

Yağ dokusu enjeksiyonlarının ise en az üç defa tekrarlanması gerekir ve her defasında göğüse belli bir hacimde yağ enjeksiyonu yapabiliyorsunuz. Onun dışında ailesinde meme tümörü çok sık görülen hastalarda bu tür göğüse yağ enjeksiyonu operasyonunda sıkıntılı bir durum olabiliyor.

Verilen yağ enjeksiyonu içerisindeki gelişmemiş kök hücreler eğer meme dokusunda potansiyel tümörleşme yolunda hücreler varsa o hücrelere benzeyerek, o hücreler gibi gelişmeye başlıyorlar. Dolayısıyla yapılan yağ dokusu enjeksiyonlarında meme tümörlerinin sıklığının artması söz konusu.

Sonuç itibariyle kendisinde veya ailesinde meme tümörü olanlar yağ dokusu enjeksiyonu konusunda dikkatli olmak zorundalar."