Her türlü hastalıkla mücadelede doğru beslenme başrolü oynuyor. Kesin tedavisi olmayan Alzheimer'dan da doğru gıdaları seçerek uzak durmak mümkün oluyor. Nöroloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Sevda Sarıkaya, beyin yaşlanmasını önleyecek önemli açıklamalarda bulunuyor. Akdeniz tipi beslenmeye dikkat çeken Doç. Dr. Sarıkaya, şu önerilerde bulunuyor:
Baklagiller riski azaltır

Folik asitten zengin olan yeşil yapraklı sebzeler, tüm tahıllar ve kuru baklagillerden zengin beslenme Alzheimer hastalığını gelişme riskini azaltıyor. 'Asetil L-karnitin' dediğimiz madde ise Alzheimer'a yol açan proteinlerin beyinde birikmesini önlüyor. Bu maddeden zengin gıdalar ise yağsız kırmızı et, balık ve hindi eti, süzme peynir ve özellikle peynirin altında biriken sudur. Selenyum ve Omega 3 yağ asitlerinden zengin gıdalar da hastalığın gelişme riskini azaltan besinlerden." Alzheimer'in unutkanlıkla karıştırılabildiğini vurgulayan Doç. Dr. Sevda Sarıkaya, kişilerin birden fazla işle meşgul olması nedeniyle yaşanılan dikkat eksikliğinin normal olduğunu belirtiyor. Bunun da unutkanlığa yol açtığını anlatan Doç. Dr. Sarıkaya, şöyle konuşuyor:
Erken evre tanısı mümkün

Alzheimer hastalığına bağlı unutkanlıkta öncelikle yeni bilgiler unutulur. Hastalar eskiyi çok güzel anlatabilir. Erken evrede tanıda nöropsikolojik testler yapılır. Sürekli aynı şeyleri tekrarlayan hastaya yaklaşım önemli. Sürekli tarih soranlara yapraklı takvim alınıp, birlikte koparılarak dikkatini başka yöne çekmek gerekir.
İzlenecek yol nedir

Alzheimer tanısı konulduktan sonra izlenecek yolu Doç. Dr. Sevda Sarıkaya şöyle anlatıyor: "Tanı sonrası ilaçla tedavi anlamında fazla bir seçeneğimiz şu an için yok. Elimizde olan birkaç ilaç var, onları kullanıyoruz. Bu ilaçlar da Alzheimer hastalığının gidişini yavaşlatmakta ve eşlik eden davranışsal semptomları gidermekte. Hastalıkta medikal tedavi kadar hasta yakınlarının eğitimi de önemli. Doğru davranış hastada belirgin toparlanma sağlıyor. Aksi takdirde işler iyice çıkmaza girebiliyor."