Kofi Annan'ın sözcüsü Ahmed Fevzi, 5 ya da 6 kişiden oluşacak BM ekibinin gözlemcilerin yerleştirilmesi koşullarının belirlenmesi için Suriye'ye gideceklerini söyledi.

Gözlemcilerin ne zaman bu ülkeye yerleştirileceği sorusuna, "bilmiyorum" yanıtını veren sözcü Ahmed Fevzi, "Gözlemciler konuşlanmadan önce bir Güvenlik Konseyi kararına ve şiddetin durmasına ihtiyaç var" dedi.

Kofi Annan, Güvenlik Konseyi'ne ateşkesin denetlenmesi için bir gözlemci heyeti yerleştirilmesini istemiş, 15 üye ülke "tam desteğini" açıklamış ve bunu yapmaya hazır olduğunu açıklamıştı.

'TÜRKİYE SAVAŞ İLAN ETTİ'
Suriye'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Büyükelçi Beşşar Caferi ise, Esad rejimi muhaliflerine destek veren Türkiye'nin bu tutumuyla Suriye'ye karşı savaş ilan etmiş olduğunu ileri sürdü.

BM Güvenlik Konseyi'nin Suriye konusunda BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan'dan bilgi almasından sonra açıklamalarda bulunan Caferi, İstanbul'da yapılan Suriye'nin Dostları toplantısını da “Suriye'nin Düşmanları” toplantısı olarak niteledi.

Türkiye'nin Suriye'nin düşmanı olmadığını kaydeden Beşşar Caferi, ancak dünyanın birçok bölgesinden onlarca üst düzey yetkiliyi bir araya getiren İstanbul'daki toplantıda alınan “muhalefete destek verme” politikasının da ülkesine karşı savaş ilanı anlamına geldiğini savundu.

Caferi, 'Türkiye, bu toplantıyı gerçekleştirmeden önce Suriye'ye danışmalıydı. Ankara ayrıca Suriye'de rejim değişikliğini dillendirmekten vazgeçmeli” dedi.

RICE: SURİYE REJİMİNE GÜVENİMİZ KALMADI
ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Susan Rice ise yaptığı açıklamada, Esad rejiminin uluslararası camiaya sürekli söz verdiğini ve ancak verdiği sözleri hiç yerine getirmediğini vurgulayarak, ABD'nin Esad rejimine güveninin artık tükendiğini söyledi.

KÖRFEZ ÜLKELERİ MUHALİFLERİ SİLANLANDIRACAK
Suriye'deki krizin aşılması için uluslaraası çabalar henüz sonuç vermezken, körfez ülkeleri de önemli bir hamlede bulunmaya hazırlanıyor. Petrol zengini körfez ülkeleri, maddi yardım sağlayarak dolaylı olarak Suriyeli muhalifleri silahlandırmayı planlıyor. Ancak Esad yönetimini yıkmakta kararlı olan körfez ülkelerinin bu planının hem Suriye hem de bölge için ciddi sonuçları da olabileceği yorumu yapılıyor.

İstanbul'daki Suriye konulu toplantıda alınan kararlardan biri de muhalif güçlere maaş bağlanmasıydı. Bu maddi yükü, Esad yönetiminin devrilmesi için çaba harcayan, b
aşta Suudi Arabistan ve Katar olmak üzere körfez ülkeleri üstlenecek. Suriyeli muhalifler, aylık yapılacak bu maddi yardımın milyonlarca doları bulacağını söylüyor. Yani bu yardımla muhalif güçler, silahlanmak için gereken maddi kaynağa sahip olacak.

ORDUNUN DAĞILMASI HEDEFLENİYOR
Muhalif güçlere maaş bağlanmasının, ordudan kopmaları da artırması hedefleniyor. Ancak körfez ülkelerinin sağlayacağı bu yardımın, Suriye'deki çatışmaları daha da şiddetlendirebileceği ve çok daha fazla kanın akmasına neden olabileceği kaydediliyor.

Bu durumun bölge ülkelerini de çatışmaya çekmesinden endişe duyuluyor. Körfez ülkeleriyse, muhalif güçlere yardım ederek hem Esad sonrası yeni yönetimde söz sahibi olmak, hem de en yakın müttefiğini tasfiye ederek İran'ın bölgedeki etkisini azaltmayı amaçlıyor.