Çalışan kadınların erkeksileştiği ve müşterek hayatı çekilmez hale getirdiğini savunan makaleye bazı aile hakimleri destek verince, kadın avukat ve hakimlerden meslektaşlarına tepki yağdı.

Hakim ve savcıların internet sitesi Adalet. org'ta bir erkek avukatın, "çalışan kadınların erkeksileştiği, bunun da müşterek hayatı çekilmez hale getirdiğini" savunduğu, "Evlilik Neden Biter?" başlıklı yazısı, okuyanlara "bu kadar da olmaz" dedirtirken, yargı camiasında da tartışma başlattı. "Memlekette dul sayısı ne kadar az olursa, sorunlu insan o kadar az olur", "Kadın erkeğine makinalı tüfek muamelesi yapmayacak" ifadelerinin de yer aldığı yazıya aile hakimlerinin destek vermesi ise, "pes" dedirtti. Bu durum kadın avukat ve hakimlerin tepkisine neden oldu. Hem avukatın yazısına hem de yazıya "altına imza atarım" diyerek destek veren aile hakimlerine tepki gösteren bir kadın avukat, "Yazıyı okuyunca kanım dondu" sözleriyle tepkisini dile getirdi. İşte avukatın "pes" dedirten görüşleri:

DERGAH MİSALİ HUZUR: Allah yaratırken, geceyi gündüzle, dişiyi erkekle yaratmış ve çerçevenin içine salmış. Bu çerçevede hayatı basitleştirerek yürütenler, dergah misali huzuru bulurken, iş ve ilişkilerini karmaşıklaştıranlar, huzurlarını yitirmektedir.

EVLİLİKLER NEDEN MUTASYONA UĞRUYOR?: Evlilik akdinin seramonisinde verilen sözler, hastalıkta ve sağlıkta, bakım yükümlülüklerine canı gönülden biat etmeler, ansızın mutasyona uğrayabiliyorlar. Nasıl mı?

- Evlilik sonrası oluşan ülke ekonomisinin karanlık girdaplarının aile bütçesini tarumar etmesi.

- Erkek üzerinde eşin onulmaz dırdırları.

- Psikolojik eksikliklerle oluşan olağanüstü kıskançlık krizleri.

- Erkeğin aşırı alkol bağımlılığı, evde kaybettiği huzuru alem saydığı zafiyet yerlerindeki davranış bozuklukları.

- İletişim kanallarının sanal seks ve sanal aşk ortamları ile gerçek olmayan kimliklerle gerçek olmayan aşk benzeri davranışlar.

- Erkeğin kadınsı, kadının erkeksi davranışları ile karşılıklı beklentilerin karşılanmaz psişik etkileri.

- Seks davranışlarındaki bozukluk.

ÇALIŞAN KADIN ERKEKSİLEŞİR: Kadınların iş hayatında etkin ve aktif şekilde yer almaları, onların östrojen hormonlarının azalmasına ve testosteron hormonlarının artarak kadınsı davranışlardan uzaklaşmasına yol açarken, eşine karşı dikilen ve onu beceriksiz gören, aşağılayan bir tavrı ile müşterek hayatın çekilmezliğine ivme katan kişisel değişimlerdir.

DUL SAYISI NE KADAR AZSA SORUNLU İNSAN DA AZ: Türk aile yapısının bozukluğu, artan boşanma davaları ile sorunlu, sorumsuz çocukların toplum dışılığı ile beraber ahlaksızlık diz boyu olmuştur. Gürbüz, bedensel gelişimlerini tamamlamış çocuklar, ruhsal gelişimlerini temiz ve dengeli ilişkinin yürüdüğü ailelerde tamamlarlar ve başarıyı da gerek okul ve sonrası hayatlarında yakalarlar. Bu sebeple bir memlekette dul sayısı ne kadar azsa sorunlu insan sayısı da o kadar az olur.

MAKİNALI TÜFEK MUAMELESİ: Bir kadın için dayaktan bile kötü olan şey aldatılmaktır. Erkek karısını aldatmayacak, kadın erkeğine makinalı tüfek muamelesi yapmayacaktır.

İKİNCİ DİKİŞLER PANTOLONDA BİLE DURMAZ: Boşanmaya karar vermiş insanların hemen avukat yanına giderek bir dilekçe ile kendilerinin ve çocuklarının hayatlarını ipotek altına koymaya hiç gerek yoktur. Çünkü vakıa olarak sabittir ki, ikinci dikişler pantolonda bile tutmamaktadır. Sağlam karakter taşımadıktan sonra ilk dalgada bile evlilik fırtına mağduruna döner. Sebat eden her zaman kazanır.

Dört yıllık evli olduğunu belirten bir kadın avukat ise, tepkilerini şu sözlerle dile getirdi:

- Dul insan sayısının azlığı üzerine olan cümleyi okuyunca, kanım dondu. Bu memlekette Allah'ın günü yok ki kadın cinayetsiz geçsin. Dayaksız, şiddetsiz geçsin. Cinsiyet ayrımcılığı üzerine yetiştirilmiş oğlan çocuklarının padişah, kız çocuklarının ise hizmetçi mantığıyla yetiştirildiği ve kendinden büyük erkek kardeşi olmayan kız gelin alınmaz diye fikir beyan edilen bir ülkeden bahsediyoruz.

- Sohbet edememekten biter.

- Sözde şehirli erkeklerin "hem sevgilimle birlikte olayım ama karım ille bakire olsun" muhabbetinden sonra Rus kadınlarının rahatlığına dizdiği övgüden biter.

- Sürekli diğer evliliklerle kıyaslama yapılmasından biter.

- Dini baskı ve farklılıklara tahammülsüzlükten biter.

- İnternet yüzünden biter.

Avukatın bu yazısı kadar şaşkınlık yaratan bir unsur da, "kadının çalışmasını evliliğin bitiş sebebi" gösteren yazıya, erkek hakimlerin destek vermesi oldu. İçinde aile hakimlerinin de bulunduğu bazı erkek hakimler, şu ifadelerle yazıya destek verdi:

- Eski bir aile hakimi olarak, belirtilen bu hususların altına imza atarım, yazanın kalemine sağlık.

- Yazılanların hepsi doğru, ah birde bunlara bir çözüm bulabilsek.

- 3 sene aile mahkemesi hakimliği yaptım. Tespitlerine aynen katılıyorum.

- Ben yıllardır yaptığım aile hakimliğimdeki tecrübelerden bu görüşlere aynen katılıyorum. Karşı görüştekiler bir yıl bu davalara baksınlar, kanaatleri bizim gibi olacaktır.