#1
|
|||
|
|||
Çocuğun öfkesine "psikodrama" ile çözüm
Problemini çözemediğinde ya da istediği şeyi elde edemediğinde yerde tepinen, ağlayan hatta saldırganlaşan çocuklar için "psikodrama" en etkin yöntemlerden biri. 6 ile 10 yaş arasındaki çocuklarda ideal sonuç veren bu yöntemle çocuklarınıza öfke kontrolü, konsantrasyon artışı, empati becerisi, kendini doğru ifade etme, girişkenlik gibi birçok fayda sağlayabilirsiniz. Dr. Jacob Levi Moreno tarafından kurulan ve gücünü insandaki yaratıcılık, spontanlık ve eylemden alan bir grup psikoterapi yöntemi olan "psikodrama" ile çocuklarınıza kendilerini doğru ve etkin ifade etme becerisi kazandırırken onların güvenini artırmanız da mümkün. Gerçeğin yeniden canlandırılması yoluyla keşfedilmesi şeklinde ilerleyen bu yöntemle ayrıca öfke kontrolü, girişkenlik, empati becerisi gibi birçok konuda da fayda sağlanabiliyor. Çocuk psikodraması yöntemi 6 ile 10 yaş arasındaki gruplarda ideal sonuç verirken, yöntemin uygulama aşamasında yaş, kişilik yapısı, geliş nedenleri, çocukların birbirlerini tanıyıp tanımadıkları gibi konulara dikkat edilerek grup oluşturulması büyük önem taşıyor. Psikodrama yöntemi uygulanması konusunda bilgi veren Ayna Eğitim ve Psikolojik Danışmanlık Merkezi'nden Psikodrama Terapisti Arzu Aydın Koç, oluşturulan gruplarda en az 3 en fazla 6 çocuk bulunmasına dikkat edildiğini açıkladı. Koç, yöntemi uygularken izlenen yolu ise şöyle tarif etti: "Önce çalışılacak konu ile ilgili olarak çocuklar hazırlanır. Terapist bazı konuları gruba sunar veya çocukları önerilerde bulunmaları için cesaretlendirir. Daha sonra seçilen konu rol alma, rol değiştirme, ayna, eşleme gibi birçok psikodrama tekniğinden yararlanılarak çocukla birlikte çalışılır. Çalışmanın sonunda öğrenilen, kazanılan her şey gözden geçirilir ve bu aşamada da çocuklar son derece aktiftir. Bu süreç çocukların korunaklı ve özgür hissedebilecekleri tedavi edici sahnede gerçekleştirilir." Kişilik gelişime destek Terapi sırasında çocukların duygu, düşünce ve zorluklarını fark edebilecekleri ve bunları sözel ve bedensel olarak rahatça ifade edebilecekleri bir ortam bulduklarını vurgulayan Koç, "Kendileri üzerinde düşünme ve çözüm üretme şansı bulan çocuklar daha yaratıcı ve spontan olur, yeni-sağlıklı davranış modelleri geliştirir" dedi. Çocuk psikodramasının yapısı ve doğası gereği sorun yaratan davranışlarla ilgilendiği kadar, kabul gören davranışlarla ve kişilik gelişimiyle de ilgilendiğini ifade eden Koç, belirgin bir problemi olmayan çocukların da bu yöntemden yararlanabildiğini açıkladı. Çocuk psikodraması gruplarının faydaları hakkında uzman değerlendirmesi de yapan Arzu Aydın Koç şöyle devam etti: "Bu yöntem sayesinde çocuklarda kişilik gelişimi, duygusal gelişim, kendini doğru ve etkili ifade edebilme, öfke kontrolü, konsantrasyon artışı, korkularıyla baş etme, girişkenlik ve empati becerisi gibi pek çok konuda fayda sağlanabiliyor. Bir sorun karşısında çocuklarımızın tutumunu belirlemek, vurma, bağırma gibi tepkilerini değiştirmek bizim elimizdedir. Küçük yaşlarda bu tip durumlar doğal karşılanabilir, ancak öfke nöbetlerinin sıklığı ve şiddetine dikkat etmek gerekir. Çocuğun bu şekilde davranmak yerine, soruna odaklanması ve bu konudaki sorumluluğunu alması önemlidir. Psikodrama da öfkeye neden olan sebepleri keşfetmek ve bu sebeplerin yarattığı olumsuz duyguları uygun bir yolla ortaya koymaya ve çalışmaya yarayan tekniklerin başında geliyor." Çocuklar üzerinde baskı kurmayın Ebeveynlere bir uyarıda da bulunan Koç, "Genellikle çocuk-yetişkin ilişkisinde, çocuklar üzerinde baskı kurulması gerektiği inancı vardır ve bu doğru değildir. Bireyler bebeklikten itibaren deneyimlemek ve başarmak arzusundadırlar. Engellenmek öfke yaratır ve krize neden olabilir. Çocuklar geliştirdikleri her problem, belirti ve davranışla anne-babalarına ve diğer otoritelere bir mesaj vermeye çalışır. Bu mesajların, davranışların anlaşılmaması çocuğun probleminin, yaşadığı duygusal güçlüğün artarak devam etmesine neden olur. Çocukların öfkeli davranışlarının, öfke nöbetlerinin temelinde anne-babanın bu durumu fark etmeden pekiştirmeleri, çocukların doğuştan getirdiği spontanitelerini engellemeleri olabilir" değerlendirmesini yaptı.
|
Seçenekler | Arama |
Stil | |
Forum | Bilgilendirme | Linkler |
Powered by vBulletin® Version 3.8.9 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd. |
Sitemiz bir " paylaşım " sitesidir. Bu yüzden sitemize kayıt olan herkes kontrol edilmeksizin mesaj/konu/resim paylaşabilmektedir. Bu sebepten ötürü, sitemiz üzerinden paylaşılan mesajlar, konular ve resimlerden doğabilecek olan yasal sorumluluklar paylaşan kullanıcıya aittir. |