Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Serdar Günaydın, çeşitli nedenleri olan kalp rahatsızlıklarının bazen yeni doğan bebeklerde de görülebildiğini bildirdi.
Kalp hastalıkları konusunda dikkat edilmesi gereken belirtiler ile ilgili olarak aileleri uyaran Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Serdar Günaydın, “Çocuklardaki kalp hastalıklarının çoğunluğu doğuştandır ve bunlara genellikle doğumdan sonra tanı konulur. Tüm doğumsal hasatlıkların yaklaşık onda birini oluşturan doğumsal kalp hastalıkları, her bin doğumun 2 ila 6’sında görülür. Doğuştan kalp hastalığı, kalpte doğum sırasında bulunan yapısal bir bozukluktur ve genellikle hamileliğin erken evrelerinde organların gelişmeye başladığı dönemde oluşur” dedi.
Hamilelik testleri ihmal edilmemeli

Anne karnındaki bebeğin doğuştan kalp hastalığı tanısının hamilelik sırasında yapılan tetkikler ile bebekte doğuştan kalp hastalığı veya ritm bozukluğu olup olmadığının anlaşılabileceğini işaret eden Günaydın, “Annede veya ailenin diğer bireylerinde doğuştan kalp hastalığı bulunması, annenin hamilelikte kızamıkçık gibi bazı enfeksiyonları geçirmesi, şeker hastalığının bulunması veya bazı ilaçları kullanmış olması ve kadın hastalıkları ve doğum hekimlerinin önerdiği durumlarda anne karnındaki bebeğin kalp hastalığı yönünden etkilenip etkilenmediği araştırılmalıdır” diye konuştu.
Doğumdan hemen sonra morarma veya düşük kan basıncı görülebilir

Çocuklarda ciddi kalp hastalıkları genellikle doğumdan sonraki ilk birkaç ay içinde belirtilerinin ortaya çıkmaya başladığını dikkat çeken Günaydın, “Bazı bebeklerde doğumdan hemen sonra morarma veya düşük kan basıncı görülebilir. Bazı çocuklarda ise solunum sıkıntısı, beslenme güçlükleri veya kilo almama görülür. Belirtilerin bir kısmı ebeveynler tarafından fark edebilse de çoğu zaman bebeği takip eden çocuk doktorunun dikkatini çeker.
Bazı bebeklerde ise bu belirtiler olmadan doktorun duyduğu üfürüm nedeniyle kalp hastalığı araştırılır. Büyük çocuklarda bulgular bayılma, göğüs ağrısı, çarpıntı, yaşıtlarına göre çabuk yorulma şeklinde olabilir. Üfürüm ise; kalp dinlendiğinde kapakların kapanma sesi net olarak duyulur. Kalpte bu seslerin dışında üfleme şeklinde farklı bir sesin bulunmamasına üfürüm denir. Şiddetli üfürümler bir kalp hastalığının belirtisi olabilir fakat çocuklarda duyulan bütün üfürümler her zaman kalp hastalığına bağlı değildir” şeklinde konuştu.
Doğumsal kalp rahatsızlıklarının bazıları tedavi gerektirmez

Çocuklarda görülen kalp hastalıkları için uygulanan tedavi yöntemlerine de değinen Günaydın, şu uyarılarda bulundu: “Çocuklarda doğumsal kalp hasatlıklarının bazılarında tedaviye gerek olmadan hastalığın doğal seyri izlenir, hiç tedavi gerekmez. Büyük delikler, önemli kapak ve damar darlıkları, önemli kapak hastalıkları gibi bazı durumlarda ise ameliyat gerektirebilir. Kompleks doğumsal hastalıklarda tek operasyon veya değişen zamanlarda aşamalı operasyonlar gerekebilir. Kalp nakli çok seyrek başvurulan bir tedavi olup kalp kasının tamamen bozulduğu hastalıklarda ve bazı kompleks doğumsal hastalıklarda uygulanan bir yöntemdir”