Akay, 20 senedir gelinlik alanında çalışan; terzilik geleneğini aileden miras almış bir aile şirketi. Atölyede dikişle başlayan serüvenimiz bugün tasarımı ve üretimi ile tamamen Akay’a ait eşsiz gelinliklerin üretildiği çok farklı bir noktaya geldi. En başından beri hammaddelerimizi özenle seçtik. Yurtdışından gelen brokar, dantel gibi kumaşların yanı sıra gelinliklere özel kumaşlar da dokutturduk. Her sene yeniden yorumladığımız koleksiyonumuzda yetmiş adet yeni modeli gelinlerin beğenisine sunuyoruz. Modellerde değişmeyen klasik bir çizgi olsa da her zevke hitap eden çeşitlilik sağlanmaya çalışılıyor. Sonuçta biz bir hayal satıyoruz.

Her sene demolarımız mağazalarımıza gelip gelinlerin beğenilerinde sunuluyor. Gelinimizin beğendiği model, onun ölçülerine uygun olarak sıfırdan üretiliyor. Tek prova sonrası gelinlik hazır hale gelse de, sırt kısmını açık bırakıyoruz. Düğüne bir hafta on gün kala yaptığımız son bir provayla gerekli düzeltmeleri yapıyoruz. Yazın talep cok arttığı için gelinlere önerimiz dikime kıştan başlamak. Bizim önerimiz gelinliğin düğüne kadar Akay mağazalarında muhafaza edilmesi. Son provada gelinliğin darlık, rahatlık, yürüyüşe elverişlilik konularında rutin kontrollerimizi yapıyoruz.

Gelinliklerimiz, düğünden sonra da aynı önceki gibi jelatin gamboşlarda (elbise kılıflarında) asarak ya da sererek saklanmalı. Kimi gelinlerimiz düğünden sonra ufak tadilatlarla gelinliklerini başka parçalara dönüştürüyorlar. Rob, pardesü, dantel vs başka amaçlarla kullanılabilir. Gelinliğin başka şeye dönüşüp dönüşemeyeceği gelinin isteğine ve modele bağlı elbette.

Sezanur Akay okullu değil alaylı. Bu işi kumaşların ve terzilerin arasında geçen çocukluğumda öğrendim. Belki de bu yüzden en çok klasik vintage tarzda kalıplar kullanıyorum. Kalıplar prova mankeni üzerinde deneniyor ve geçmişi modernize ederk yeni modeller çıkıyor. Genellikle 20 - 30'ların modelerini Türk kadınının vücuduna, tipine, yaşam tarzına uyarlamayı hedefliyorum. Her gelinin kendi havası, tarzı olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden ben her gelinimi düğüne bizzat hazırlamaktan keyif alırım. Elbette bu her zaman mümkün olmuyor.

Gelinle ilk tanışmamdan itibaren onun karakterini, giyimini, tarzını analiz etmeye başlıyorum. Bazen bir yüz ifadesi, kısacık bir bakış bile onu çözmeme yetebiliyor. Bu analiz sonucunda ona en uygun modelleri öneriyorum. Modelde gerekirse geline uygun değişiklikler yapabiliyorum. Benim önerilerim dışında beraber geldikleri kişilerin de etkisi oluyor gelinlik seçiminde. Gelinler gelinlik bakmaya ya anneleri ve kayınvalideleriyle ya da kız arkadaşlarıyla gelebiliyorlar. Ben birinci seçeneği öneriyorum, elbette annelerin kendi hayallerini kızları/gelinleri üzerinden gerçekleştirmeye çalışmamaları şartıyla.

2013 gelinliklerinde tül ve dantel etekleri bele veya basenlere oturan modellerle göreceğiz. Kabarık etekler bu sene yine çok revaçta olacak. Straplez gibi son yıllarda fazlaca kullanılan unsurlar ise kol takımı ya da yaka aparatı gibi farklı unsurlarla çeşitlendiriliyor. Demonte kol ve askılar düğüne giriş sırasında geline farklı bir hava kattıktan sonra ilerleyen saatlerde çıkartılabiliyor. Böylece bir gelinlik iki farklı modelde sergileniyor. Bir de düğün için ayrı, after party için ayrı gelinlik alan gelinler var tabii. Birini klasik diğerini mini gelinlik olarak tecih ediyorlar. Denizkızı tarzında gelinlikler de yine bu sene çok göreceğimiz modeller arasında. Kalça kıvrımlarına dikkat çekmeyi sağlayan denizkızı modellerinde demonte kuyruk kullanılabiliyor. Bence önemli olan modanın ne olduğu değil, gelinin 20 sene sonra dahi baktığında beğeneceği bir modeli üzerinde taşıması önemlidir.

Aksesuarlarda şampanya ya da pudra rengi kullanılması çok hoş duruyor. Ayakkabı, saç aksesuarı ve çantada bu hafif renkler kullanılırken, asla modası geçmeyen bir uygulama ise duvakla yüz örtme. Çünkü her geline çok yakışan romantik bir havası var. Aksesuarlarla ilgili verebilecegim en önemli tavsiye uzun ve ağır bir kuyruk yerine büyük bir duvağı kuyruk olarak da kullanmak ve nikahtan sonra çıkarmak.