Tazeliklerini uzun süre korumaları için meyve ve sebzeleri uygun sıcaklıklarda saklamak gerekir. Diyetisyen Gülhan Koca, bu besinlerin ömürlerini uzatmak için çeşitli önerilerde bulunarak buzdolabında saklanmaması gereken meyve ve sebzeleri sıraladı.

Satın aldığımız birçok meyve sebzenin raf ömrünü uzatmak ve vitamin kayıplarını en aza indirmek için buzdolabında saklamamız gerekir. Ancak bazılarını buzdolabına koymadan, oda sıcaklığının düşük olduğu yerlerde, pencere yakınlarında da muhafaza edebiliriz. Unutmamak gerekir ki, aldığımız her tür sebze ve meyveyi ne kadar taze yersek o kadar faydalı olacaktır. Bu yüzden ihtiyacımızı karşılayacak miktarda sebze ve meyve alıp saklamakta fayda vardır.

Kök sebzeler yani patates, sarımsak, soğan, yer elması ve balkabağı buzdolabına konmaması gerekenler arasında yer alır. Bu sebze ve meyveler, içerisi hava alacak şekilde ve delikli kaplarda, direk güneş ışığına maruz bırakılmadan saklanmalıdır. Kök sebzeler ortalama 10-15 derecede uzun süre dayanabilirler, ancak yine de bu sebzeleri belirli aralıklarla çürüme ve bozulma olasılığına karşı kontrol etmekte fayda vardır.

Yeşillenmiş ve filizlenmiş patateslerde “solanin” adı verilen toksik öğe miktarı fazladır. Bu şekilde filizlenmiş patatesleri yememek veya kabuğunu çok kalın soyarak tüketmek gerekir.

Meyvelerden ise satın almış olduğunuz muzu 2-3 gün içinde tüketmeyi düşünüyorsanız buzdolabında saklamanıza gerek yoktur. Daha uzun süre saklanması gerekiyorsa buzdolabına koymalısınız. Kabuğu kısa sürede kararsa bile içi uzun süre sert kalabilir. Çilek, satın alındıktan sonra hemen tüketilmesi gereken bir meyvedir. Buzdolabında muhafaza edilebilse bile tadında ve yapısında kısa sürede bozulmalar gerçekleşebilir. Elma, ayva, portakal, mandalina, nar gibi raf ömrü uzun olan meyveleri buzdolabında saklayabilirsiniz. Eğer buzdolabınızda yer yoksa ve kısa zaman içinde tüketileceklerse oda sıcaklığında da kalabilirler.