Memnun kaldığım ve yabancı misafirlerime tavsiye edeceğim modern bir meyhane Duble Meze Bar. Burada soğuk ve sıcak mezeler iyiydi ama finalde yediğim balık muhteşemdi.

Duble Meze Bar yakın zamanda İstanbul’da açılan en heyecan verici modern meyhanelerden biri. Emre Çapa ile burayı açan Arto Ankaralıyan bir süre Defne Koryürek’in yanında çalışmış.
Bir zamanlar yaptığı televizyon programında Defne Hanım’ın bir dönem sağlık dedektifi gibi süpermarketleri dolaşıp paketlenmiş gıdaların içindeki kimyasal, sağlığa zararlı ve GDO’lu malzemeleri deşifre ederek bizi uyardığını hatırlıyor musunuz?
Arto Bey de doğal ve leziz gıda konusunda aynı duyarlılığı paylaşıyor. Duble Meze Bar’ı ziyaretimden birkaç hafta sonra karşılaştığımda bana Mardin ziyaretini anlattı ve oradan, lokantada kullanmak için getirdiği harika sumak ve erik ekşisi ile karışık nar ekşisinden ikram etti. İyi nar ekşileri denemişliğim var ama sumak denen efsunlu baharatın böyle muhteşem olduğunu bilmiyordum.

Ülkemizin meze zenginliğini yansıtıyor
Duble Meze’nin mekanı da çok güzel. Tepebaşı’nda, bir butik otelin üst katında. Harika manzaralı ve ferah. Yazın ziyaret edersem terasta bir kokteyl içmek isterim, güzel mezeleri iyi bir şarap eşliğinde iyi etmeye başlamadan önce.
Benim için özel yapılan hiçbir şey yoktu Duble Meze Bar’da. Arto’ya danışarak kendime bir menü oluşturdum. Soğuk mezeler ağırlıklı bir tadım menüsü. Tadına baktığım mezelerden hemen hepsi değişik baharat ve soslarla daha lezzetlendirilmiş ama doğal tatları aşırı acı ya da baharat kullanımı ile bastırılmamıştı. Yani ne yavan ne de aşırı baharatlıydı mezeler. Bu dengeyi yakalamak kolay görünüyor ama çok az meyhane bunu başarıyor.

Kalamata zeytin ve portakal soslu enginar. Kereviz küpleri ve zeytinyağı ile karahavuç. Kestane mantar, trüf yağı ve çamfıstığı ile humus. Hardal soslu levrek ceviche. Acı yeşil biber, isli paprika, şeftali ağacı tütsüsü ile pişen biber borani. Kavruk Hatay tahini ve çörekotuyla hazırlanan tahinli patlıcan-babaganuş. Soğan salatası ile gerçek torik lakerda. Süzme yoğurt ile fırında pişen Girit usulü kabak. Daha çok rakılık pastırma turşusu.

Fiyatları 9 ile 16 lira arasında değişen mezeler, tek tek keyif vermenin ötesinde, bütün olarak ülkemizin meze konusunda zenginliğini ve çeşitliliğini yansıtıyordu. Eğer doğal malzeme arayışı ile temeli yöresel geleneklere dayanan ama geleneğin esiri de olmayan yaratıcı arayışlar birleşirse ben, özellikle yeni meyhane tarzı mutfakta, ülkemizin mukayeseli üstünlüğü olduğunu düşünüyorum.
Yabancı misafirlerime tavsiye edeceğim modern bir meyhane Duble Meze Bar. İnşallah Çapa adının karıştığı birçok işletme gibi kısa ömürlü olmaz. Ben arayışları devam ettikçe karşımıza yeni sürprizler ve spesiyalitelerle çıkacaklarına inanıyorum.

Nefis bir kokoreç bruschetta
Mekanın soğuklardaki başarısı sıcaklarda da devam etti. Kayseri’nin ızgara sucuğu. Yanında rakı da olur, iyi bir Syrah ya da Cabernet veya Grenache ağırlıklı bir kırmızı şarap da. Sonra keçi peynirli paçanga. Taze fabrikasyon kaşar kullanmak yerine çok daha iyi bir fikir değil mi keçi peyniri ile pastırmayı birleştirmek? Pastırmaya sarılı karides. İtalyanlar pancetta’ya sarar karidesi, neden pastırma olmasın?
Kızarmış ekmekle nefis bir kokoreç bruschetta. Bütün değil, ince ince doğranmış kuzu kokoreç. Son olarak da bir ızgara ahtapot. Mezelerin en pahalısı bu. Örneğin paçanga 9, ahtapot 24, kokoreç 20 lira.

Kurumamış, sulu balık
Soğuk ve sıcak mezeler iyiydi ama final muhteşemdi. Enfes bir ızgara granyoz balığı yedim. Kaya levreği de denen bu balık, yetiştirme değil. Aşçı Umut Karakuş gerçekten taze balığı kurutmadan, adam gibi tuzlayarak ve içini sulu bırakarak pişirmişti. Yanına da demet salatası adını verdikleri, glaze portakal soslu iyi bir salata. Balık 40, salata 16 lira.

• Vedat Milor