Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Dairesi Başkanı Murat Gültekin, kanser kontrol programlarında da en önemli parametrenin doğru, güvenilir ve kaliteli veri olduğunu vurgulayarak, 2000'li yıllarda başlayan kanser kayıtçılığı programlarına Türkiye'de de önem verildiğini ifade etti.

Doğru ve bilimsel verilerin elde edilmesiyle birlikte kanser kontrol politikalarının geliştirilebileceğini dile getiren Gültekin, veri tabanın oluşturulmasıyla ülkede en sık görülen kanser türlerinin belirlenebileceğini, kanserin iller bazında dağılımlarının tespit edileceğini, hangi illerde hangi risk faktörlerine karşı ne tür önleme programlarının yapılacağının ortaya konulacağını bildirdi.

Gültekin, bunun dışında erken teşhis için özellikle hangi kanser türlerine ağırlık verilmesi, erken teşhis programlarının hangi yaş gruplarını kapsayacağı, tarama standartlarının ne olacağı ve kanser tedavilerinin planlanması gibi farklı alanların da net bir şekilde ortaya konabileceğini kaydetti.

Türkiye'de son yıllarda bu anlamda önemli atılımlar gerçekleştirildiğini ifade eden Gültekin, şöyle devam etti: "Bu kapsamda, kanser kayıtçılığı uygulanmaya başlandı. İlk olarak kısıtlı illerde başlatılan kanser kayıtçılığı daha sonra yaygınlaştırıldı. Şu an için illerden veriler alınmaya başlandı. Kanser kayıtçılığı yönetmeliği ile iş alanları ve kurumlar arasındaki işbirliğinin kapsamı tanımlanacak. 2002 yılında sadece 2 ilimizde olan aktif olarak kanser kayıtçılığı, Ocak 2015'ten itibaren 81 ilde zorunlu hale getirilecek."

KANSERLE MÜCADELEDE YENİ POLİTİKALAR BELİRLENECEK
İzmir, Antalya, Edirne ve Trabzon'un Uluslararası Kanser Araştırmaları Merkezi tarafından akredite edildiğine işaret eden Gültekin, "Özellikle İzmir bölgesi, Kuzey Afrika ve Batı Asya'daki tüm kanser kayıtlarında görev alacak kişilerin eğitileceği uluslararası merkezlerden biri olarak kabul edildi" diye konuştu. Gültekin, şöyle devam etti:

"Dünyada aktif kanser kayıtçılığı yüzde 8 olarak belirtilirken; Türkiye'de 1 Ocak itibariyle aktif kanser kayıtçılığı kapsama oranımız yüzde yüz olacaktır. Yakında Resmi Gazete'de yayımlanacak olan Kanser Kayıtçılığı Yönetmeliği sonrasında, 1 Ocak'tan itibaren bugüne kadar yapılan kayıtların değerlendirmesi yapılacak ve buna göre yeni politikalar belirlenecek."

Aktif kanser kayıtçılığı kapsamında, hastanın kanser tanısı almasından itibaren, tümörün türüne, uygulanan tedaviye ilişkin tüm bilgilerin bir veri tabanı üzerinde toplanacağını anlatan Gültekin, tüm hekimlerin bu bildirimden zorunlu olacağını kaydetti. Gültekin, sistemin Sağlık Bakanlığı dışında kimseye açık olmadığının, kişisel bilgilerin koruma altında olduğunun da altını çizdi.

YERLİ YAZILIM PROGRAMI GELİŞTİRİLECEK
Gültekin, kanser istatistiklerinden elde edilen verilerin geliştirilecek yerli bir yazılım olan CANTURK ile burada tutulacağını ve vatandaşların kullanımına sunulacağını da anlatarak, "81 ilde online kanser haritasını ortaya koyan yerli yazılımın üzerinde çalışmalar devam ediyor" dedi.

Yazılımın kullanıma açılmasıyla, her Türk vatandaşının bundan yararlanabileceğini belirten Gültekin, "İsteyen herkes TC numarası ile sisteme girdiğinde ülkedeki ve dünyadaki anlık kanser verilerini görebilecek. Bunlar, il bazında da görülebilecek. Vatandaşlar, anlık olarak hangi bölgede en çok hangi kanserlerin görüldüğü bilgisine ulaşabilecek. Yurt dışındaki verilerle bunları kıyaslayabilecek" diye konuştu.