Sabahları güne güzel ve sıkı bir kahvaltıyla başlamak günün ilerleyen saatlerine aynı enerjiyle devam etmek demektir.


Kahvaltı öğününde günlük kalori ihtiyacının dörtte birini almak gerekir ve sabahları alınan enerji daha kolay yakılır. Günde 2000 kalori alınacaksa sabahları bunun 500 kalorilik kısmını kahvaltıdan alınmalıdır. Sabah kalktığınızdaki enerjinizle güne devam etmek istiyorsanız ayaküstü kahvaltıları bir kenara bırakıp 15-20 dakika once kalkarak güne kahvaltı ederek başlamalısınız. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya kahvaltı alışkanlıklarında yapılması gereken değişiklikleri anlatıyor?
*


Lor peyniri baş tacı yapın
Türk damak zevkinin vazgeçilmezi olan tam yağlı beyaz peynir aslında bir yağ ve tuz deposudur. Kahvaltı sofrasının baş köşesine oturtulması gereken peynir lor peynir
Beyaz peynirden yine de vazgeçemeyenler için ise yarım yağlı olanları tercih etmeleri gerekir.
*


Tuzlu zeytini tahtından indirme vakti geldi
Hipertansiyonu olanlar için siyah tuzlu zeytin adeta bir el bombası! Tansiyon sorunu olmayanlar içinse bir yağ deposu! Tansiyonu yüksek olanların kahvaltıda siyah zeytin yerine daha az yağlı olan yeşil zeytini tercih etmeleri gerekir. Zeytin çok faydalı ve bir o kadar da lezzetli fakat kahvaltı tabağına bir kaşık dolusu koyarak ayıflayamazsınız.
*


Poğaça, açma ve böreğe veda edin
Yemek bir alışkanlık ve şartlanma işi. İnsan kendini yeme alışkanlıkları konusunda pekala eğitebilir. Poğaça, açma, börek birer margarin yuvasıdır. Eğer bu yiyeceklerin gizlenmiş birer margarin olduğunu fark ederseniz doğal olarak sabah kahvaltısında yağ yemek istemeyecek noktaya gelirsiniz. Sabah kahvaltısında alacağınız tek unlu mamul ekmek olmalı, onda da iki dilim tam buğday ekmeğini geçmemek gerekir.
*


Hazır terayağlarını tüketmeyin
Marketlerden satın alınan hazır tereyağlarını yememekte fayda var. İmkanınız varsa mutlaka doğal tereyağı alın. Peki zayıflamaya çalışırken tereyağı yenir mi? Eğer hafta içi kahvaltı konusunda çok disiplinli olursanız pazar kahvaltısında bıçağın ucuyla ekmeğinize sürebilirsiniz.
*


Reçel yerine marmelat tercih edin
Marketten reçel almak yerine evde marmelat yapmak sağlık açısından çok daha faydalıdır. Hem içine kiloyla toz şeker dökmek yerine belki biraz daha cimri davranabilirsiniz. Reçeller tane meyveden ve bol şekerle, marmelatlar ise pure haline gelmiş meyvelerle ve çok daha az şekerle yapılıyor. Marmelat yaparken tercihinizi erik marmelatından yana kullanırsanız daha az kaloriyle daha lezzetli bir tat ortaya çıkarabilirsiniz. Doğanın bize sunduğu en güzel şifa kaynaklarından biri de bal. Ölçülü yenildiği ve güvenilen bir üreticiden iyisi alındığı sürece sofraların baştacı olacak bir besindir. Fakat günde yalnızca bir tatlı kaşığı. Unutmayın ki bir kaşık balda 64 kalori enerji mevcut!
*


Yumurtanin sarisi mi, beyazi mi?
Yumurta harika bir protein kaynağı ama onun da ölçüsünü iyi bilmek gerek. Haftada 2 veya 3 gün yumurtayı gönül rahatlığıyla tüketebilirsiniz. Omlet yaparken 2 yumurta ile yapacaksanız, sadece birinin sarısını kullanın, yani 2 beyazlı tek sarılı bir omlet olsun. Kalsiyum oranı yüksek nefis bir protein kaynağı elde etmiş olacaksınız, üstelik kolesterol yükünü de taşımamış olacaksınız. Sahanda yaparken ise mümkün olduğu kadar az yağ kullanmak önemlidir.
*


Çaya şeker atmayın
Çayı çok seven bir toplumuz, bu da ne yazıkki şekere tutsak ediyor. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya eğer dayanabilirseniz çaya şeker atmaktan sadece 21 günde kurtulacağınızın garantisini veriyor. Dilimizdeki tat tomurcukları kendini 21 günde yeniliyor ve biz yeni lezzetlere böylece alışabiliyoruz. Yani damak zevki değişebiliyor. 21 gün çayı şekersiz içerek çaya şeker atma alışkanlığınıza son verebilirsiniz.
Bunun haricinde şekerden kurtulmanın diğer iki yolu da çayı süt veya limon ile denemek olacaktır.
*