1 ) Miyom hamile olmaya engel olur mu?

Miyom kadınlarda en çok karşılaşılan bir patolojidir. Bu patoloji, ortalama 20 ile 35 yaş arasında olan kadınların %20’sinde görülür. Yaş büyüdükçe, miyom sıklığında artış olur. 35 yaşından büyük olan kadınların yaklaşık %40 civarında miyom görülür. Miyomlara en çok 35 ile 45 yaş grubu kadınlarda görülmektedir. Durum böyle olunca da, miyomlar kadınlarda doğal olarak hamile olamama, yani infertilite ( kısırlık ) sorununun yaşanmasına sebep oluyor.

Ancak şu da var ki, kısırlık sorunu ile karşı karşıya kalan bayanlarda, miyomlar kısırlık konusunda herhangi bir etki meydana getiriyor mu, yoksa kadınlarda zaten çok karşılaşıldığı için bu hastalarda tesadüf eseri mi rastlanmakta mıdır, bu konu ile ilgili çok sayıda ki araştırma da tartışmalar yapılmıştır.

Birçok kadında çok sık rastlanan bu miyomlar, kısırlık (infertilite) sorunu ile karşı karşıya kalan hastaların ortalama %10 civarında saptandığı bildirilmektedir. Ancak miyom teşhis edilen bu hastaların, zaten ciddi oranlık bir kısmında miyom dışında kısırlığa sebebiyet veren kesin bir neden de bulunmamaktadır. Özellikle kısırlık, hastalarının nadir bir kesiminde, var olan bir miyomun bu duruma sebebiyet verdiği ön görülmektedir

2 ) Miyomlar ve kısırlık (infertilite) arasında tespit edilen ilişkiler nelerdir?

Aşağıda belirtilen maddeler %100 olarak net bir ispat düzeyinde belirlenen durumlar olmasa dahi, bugüne dek gerçekleştirilen yapılan araştırmaların çok büyük bir kısmında teşhis edilen ve genel olarak da görüş birliğine varılan konulardır. İlerleyen yıllarda normal hamilelikler, tedavi yardımı ile sağlanmış olan hamilelikler ve tüp bebek yöntemleri sayesinde sağlanmış olan hamilelikler ile alakalı yapılan araştırmalar, daha kesin bilgilerin elde edilmesine yardımcı olacaktır.

Yapılan araştırmaların büyük bir kısmında, rahimin dış tarafına doğru büyümekte olan (subseröz) miyomların, kısırlık ile alakalı sorun teşkil etmedikleri, kadının üreme yeteneğini fonksiyonuna herhangi bir etki yaratmadığını göstermiştir.

Ancak rahimin iç kısmında bulunan boşluğa, yani hamileliğin yerleşmiş olduğu bölgeye doğru (endometrial kavite) gelişim gösteren miyomların, hamileliği sağlama olasılığını ciddi oranda azalttığı bildirilmiştir. Bunlara submüköz miyomlar denir. Bunun yanı sıra, rahim duvarının içerisinde gelişen içeriye veya dışarıya doğru herhangi bir uzanım göstermeyen miyomlar da vardır. Bu miyomların ise, daha çok küçüklerinin hamile kalma üzerine herhangi bir etki etmediği, ancak 5 cm’den büyük olan miyomların bu duruma etki gösterebileceği ifade edilmiştir.

3 ) Miyomlar nasıl ve hangi mekanizmalar ile hamile olmaya engel olmaktadır?

4 ) İnfertilite (kısırlık) hastalarında var olan miyomlar için tedaviye ihtiyaç duyulur mu?

Her zaman için tedaviye gereksinim duyulmaz. Tedavi hastanın özelliklerine ve geçmişine göre değişir ve kişiye özel olarak değerlendirilir. Ancak genel olarak yaklaşım şu şekilde olmaktadır;

İnfertil hastalarda submüköz miyomlar (ve polipler) genel olarak cerrahi müdahaleler ile temizlenirler (özellikle yinelenen düşük geçmişi varsa) Küçük subseröz myomlar yani rahmin dış yüzeyine doğru gelişim gösteren miyomlar, özellikle çok büyük olmamaları halinde, ameliyat edilmezler ve zaten kısırlık ile herhangi bir alakasının olmadığı da kabul edilir.

Rahim duvarının iç kısmında gelişim gösteren intramural miyomlar ise, sadece büyük değiller ise cerrahi müdahale edilir. Kısırlık sorunu ile karşı karşıya kalan ve miyom tespit edilen hastalarda, her zaman için cerrahi operasyon planlanmaz. Bunun sebebi ise, yapılması planlanan bu ameliyatın, karın içerisinde yapışıklıklar oluşturarak kısırlığa sebebiyet verme gibi bir takım komplikasyonları vardır. Bu sebepten dolayı kar-zarar değerlendirmesi yapılarak, buna göre bir tedavi verilir veya bazen hiçbir tedavi verilmeden hasta gözlem altına alınır.

Ameliyat açık ameliyat veya kapalı (laparoskopik) ameliyat şeklinde, histeroskopik yöntem ile veya uterin arter emnolizasyonu gibi çeşitli yöntemler sayesinde gerçekleştirilir. Tedavi yöntemleri, miyomun yerleşim yerine, boyutuna ve diğer özelliklerine bakılarak değişiklik gösterir.