“Üvey çocuğun yeni geldiği ortama ve evdeki diğer kişilere karşı adaptasyonu için bir süreç gerekebileceği unutulmamalı” diyen Psikiyatri Uzmanı Uzm. Dr. Orhan Karaca, üvey evlada nasıl davranılması gerektiğini anlattı.

Dr. Orhan Karaca, “Bildiği ve alışık olduğu bir düzenden yeni bir ortama gelmiş olmak çocukta gerginlik oluşturabilir. Anne ve babasının ayrılmasıyla güveni zedelenen çocuk, anne ve babasının bundan sonra nasıl yaşayacağını, kendisinin nerede kalacağını, hayatında önemli kayıplar olup olmayacağını, yeni tanıştığı kişiyi yani üvey anne veya babayı hangi konuma koyacağını düşünerek kaygılanabilir, üzülebilir. Çocuğunu üvey annenin veya babanın evine gönderen ebeveynler de çocuklarının kendilerinden kopacağı ve koparılacağı, çocuğunda huy ve davranış değişiklikleri gelişeceği, çocuğuna kötü davranılacağı düşünceleri nedeniyle kaygı yaşayabilirler” diye konuştu.
Çocuğu üvey anne ve babasına karşı doldurmak yanlış

Orhan Karaca, “Çocuklar yaşamış oldukları olumsuzlukları belli etme eğilimindedirler. Bu duruma bir nevi kendini frenlemek zorunda hissetmeme de denilebilir. Hatta “çocuktan al haberi” sözü de bunu destekleyen bir sözdür. Eğer çocukta davranış kusurları gelişiyorsa ya da duygularında beklenenin aksine değişimler varsa olumsuzluklar olduğuna dair dikkatli olmak gerekir. Ancak çocuğu huzursuz edip, ebeveyninden yanlış davranışlar öğreneceğini de düşünerek bu tür araştırmalara başvurmamak en sağlıklı tutumdur. En doğrusu her iki ebeveynin ayrılmış olsalar da çocukla ilgili tutum belirlerken ortak hareket etmeleridir” dedi.

Çocuğun öz anne ve babası, üvey anne ve babaya karşı doldurarak bu mücadeleyi çocuklar üzerinde yapmasının yanlış olduğunu vurgulayan Orhan Karaca, böyle bir şeyin tespit edilmesi durumunda çocuğun psikolojisi merkeze alınarak ebeveynler kendini ona göre konumlandırmalıdır. Çocuktan alınan bilgilere karşılık vermek yerine diğer ebeveynle bir görüşme planlanmalı, çocuğa ortak açıklama yapılmasını gerektiğini söyledi.
Çocuğu öz ailesi, üvey aile evindeyken saat başı arıyorsa…

Orhan Karaca, “Arayan kişiye bu kontrolün çocukta güvensizlik doğurabileceği söylenmeli,çocukla ilgili kaygıların anlaşıldığı, bu kaygıları doğuracak bir sebep olmadığı, çocuğun sağlıklı gelişimi için güven temelinde bir anlaşma yapma gerektiği ifade edilmelidir. Çocuğa ulaşma yolları tıkanmamalı, (eğer varsa) mücadele çocuk üzerinden yürütülmemelidir.” şeklinde konuştu.
Çocuğun düşünceleri anlamaya çalışılmalı

Uzman Dr. Karaca, “Çocuğun düşüncelerini anlamaya çalışmalıdır. Anne ve babası ayrılsa bile kendisinin onların yerine geçmediği veya geçemeyeceği ifade edilmelidir. Çocuğun olumsuz algısının nedeninin kendisi olmayabileceği, çocuğun ayrılık ve kayıp sonrası bu duyguları yaşıyor olabileceği hatırlanmalıdır. Çocuğa boşanma sonrası döneme adaptasyon için zaman tanınmalıdır.” dedi.
Karaca, “Bu sürecin ne zamandan beri olduğu ipucu verebilir. Eğer boşanma öncesinden başlayan bir durumun devamı gibiyse suçluluk duygusu, özgüven kaybı, depresyon; boşanma sonrası ve üvey anne ve babayla tanışma sonrası ortaya çıktıysa çocuğa yaklaşım ve süreci anlatma ile ilgili sorunlar öncelikle düşünülmelidir.”
Çocuk gelişimi için ebeveynlerin tutarlılığı oldukça önemli olduğunu ifade eden Karaca, “ Bilgi edinmek için çocuk kullanılmaya başlandığında çocuk bu mücadeleyi fark edebilir ve kendi çıkarları için kullanabilir. Bu durum devam ederse her istediğini elde eden, toplumsal kurallara uyma sorunu yaşayan bir birey olma ihtimali artar” şeklinde konuştu.