Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), işyerlerinde özellikle cinsiyet ve ırk temelli ayrımcılığın ciddi bir sorun olarak devam ettiğini bildirdi.

ILO'nun Çalışma Bülteni'nde özet olarak yer alan raporda, ayrımcılığa maruz kalanların, çoğunlukla en kötü işlerde çalışmak durumunda kaldıkları ve dolayısıyla sosyal güvenlik, eğitim, sermaye, toprak ve krediden yoksun bırakıldıkları anlatıldı.

Küresel göç, dünyanın kimi bölgelerindeki sınırların yeniden çizilmesi, ekonomik sorunların ve eşitsizliklerin giderek artması gibi olguların sonucu olarak yabancı düşmanlığı ile dinsel ve ırksal ayrımcılık sorunlarının eskisine göre ağırlaştığı anlatılan ILO'nun raporunda, ayrımcılığın, HIV/AIDS, özürlülük, yaş ve cinsel tercih temelli olabileceğine işaret edildi.

Kadınlara camdan sınır konuluyor

Raporda, bugün, yarım yüzyıl öncesine göre çok daha fazla kadının çalışma yaşamında olduğu belirtilerek, "Yine de kadınlar düşük becerili işlere yöneltilmektedir. Kadınların erkeklerle aynı, hatta daha ileri eğitim düzeyinde olduğu ülkelerde bile, kadınların üzerindeki 'camdan sınır', en üst düzeylere gelmelerini engellemektedir. Ayrıca, her yerde, kadınların birçoğu, aynı iş karşılığında erkeklerden daha az para almaktadır" denildi.

Ayrımcılığa maruz kalanların, çoğunlukla en kötü işlerde çalışmak durumunda kaldıkları ve dolayısıyla sosyal güvenlik, eğitim, sermaye, toprak ve krediden yoksun bırakıldıkları anlatılan raporda, ayrımcılığın, yoksulluğun sürmesine hizmet ettiği belirtildi. Ayrımcılığın zorla çalıştırmayı, çocuk işçiliğini ve toplumsal dışlanmayı getirdiği bildirilen raporda, ayrımcılığın ortadan kaldırılmasının, yoksullukla mücadele ve sürdürülebilir ekonomik kalkınmanın olmazsa olmaz koşulu olduğu vurgulandı.

Ayrımcılığın başka çeşitleri ile birlikte ırk ayrımcılığının da sürdüğü belirtilen raporda, bunun göçmenleri, etnik azınlıklar ve kabilelere mensup kişileri ve güç durumlardaki diğer kesimleri etkilediği kaydedildi.

Özürlülük ve yaş ayrımcılığı

Özürlülere yönelik ayrımcılığın en yaygın biçimlerinin, işgücü piyasasından, eğitim ve öğretim imkanlarından dışlanmaları olduğu ifade edilen raporda, özürlüler arasındaki işsizlik oranlarının, gelişmekte olan birçok ülkede bile yüzde 80 civarında olduğuna işaret edildi.

Raporda, "Özürlüler, çoğu durumda düşük ücret, vasıfsız ve kol emeği gerektiren işlere mahkum olmakta ve sosyal güvencesizlik gibi dezavantajlarla karşılaşmaktadırlar" denildi. Yaş temelli ayrımcılığın endişeleri artıran bir başka nokta olduğu kaydedilen raporda, bu tür ayrımcılığın, işe almada üst yaş sınırı getirme gibi açık biçimler alabileceği ifade edildi.