Güneş, stres, maruz kaldığımız tüm kimyasallar önce hangi organımızla karşılaşır ve savaşmaya başlar dersiniz? En büyük organımız olan cildimizle. Cildimiz vücudumuzu dış etkilere karşı korumak için var gücüyle uğraşırken tüm bu yorucu savaşların üzerinde bıraktığı etkiler nedeniyle bir türlü de yaranamaz bize. Yaşlı ve yorgun görünmemize neden olduğu için hemen suçlanır ve hor görülür. Üstüne üstlük ihtiyacı olan besinlerle yeterince beslenemediği için bu etkiler çok daha dramatik şekilde ortaya çıkmaya başladığında ona istediğini vermek yerine yüzeysel yöntemlerle çözüm aramaya başlarız. Bir takım kremlere, serumlara ya da estetik tekniklere başvururuz. Ancak onlar da belli bir yere kadar etki edebilir.

Çünkü cildimizin de aynen vücudumuzdaki tüm organlar gibi belli besin öğelerine daha fazla ihtiyacı vardır. Bazı besinler vardır ki cildimiz bu besinlere doyduğunda çok daha sağlıklı, genç ve ışıl ışıl görünmeye başlayacaktır. Unutmayın cildimizle ilişkimiz tamamen karşılıklıdır siz onu doğru beslerseniz o da size istediğiniz görünümü verecektir. Peki, cildimizde bu inanılmaz değişimlere yol açacak veya şu anda sahip olduğu ışıltıyı devam ettirmesini sağlayacak bu besinler acaba hangileri? Haydi mucizevi gençlik savaşçısı besinleri tanıyalım. Aslında hepsini çok ama çok iyi tanıyorsunuz ama yetmez bu besinleri günlük beslenmenizin içine düzenli şekilde yerleştirmek zorundasınız. Sloganımız siz cildinizi besleyin o da size mucizelerini sunsun… İşte size vücudumuzun en büyük organı olan cildimizin güzelliği ve sağlığı için mucizevi bir dünyanın kapısını açacak gerçek besinler:

Somon balığı ve benzeri yağlı balıklar cildin inflamasyona neden olan bileşikleri üretmesini engelleyerek nem oranının azalmasını engelleyen omega 3 yağ asidinden zengindirler. Omega 3 demek çok güçlü antioksidan etki demek; anti oksidan etki demekse cildinizde yaşlılığın ilk göstergeleri olan ince çizgi ve kırışıklıkların yok olması demektir. Haftada iki gün düzenli balık tüketimine burun kıvırmadan önce çok iyi düşünün derim.

Haydi bakalım, salatalar bol limonlu, kırmızı biberli; ara öğünler de mevsimine göre portakal, greyfurt, çilek ve kiviyle çeşnilendirilsin. Çünkü bu besinlerdeki C vitamini, cildinizin tüm kolajen yapısının yenilenmesine destek olarak; cildin dış etkilerden korunmasına ve gergin görünmesine yardımcı olacaktır. Üstelik bu meyve ve sebzeler su içeriklerinin yüksekliği ile cildin nem dengesine de katkıda bulunarak yumuşacık bir cilde kavuşmanızı da sağlayacaklar. Hayat bonuslarla çok daha keyifli, değil mi? Üstelik bu önerileri denemesi bedava olmasa da çok ucuz…

İçeriklerindeki yoğun rutosid ve B vitamini sayesinde cildinizin nem dengesini sağlayarak ışıl ışıl görünmesini sağlayabilirsiniz. Ayrıca tam tahıl ürünleri, tüm anti-aging ve cilt besleyici ürünlerin yapısında önemli yer tutan B vitaminlerinden de zenginlerdir. Bu sayede bu besinler cildinizi besler ve zamana karşı çalışan tüm mekanizmaların aktif ve sorunsuz şekilde çalışmasını sağlar. Yani artık esmer ekmek, pirinç ve makarna tüketmek için en az sağlık kadar önemli bir sebebiniz var; o da güzellik.

KURU YEMİŞLER

E vitamini dünya üzerinde en çok bilinen ve yaygın kullanılan cilt destekleyicilerden biridir. Salatalarınıza her gün kattığınız bir yemek kaşığı ay çekirdeği veya ara öğünde tükettiğiniz ceviz veya fındık -tabii miktarını abartmadan- sayesinde cilt hücrelerinin yaşlanma sürecini ciddi anlamda yavaşlatabilir ve her zaman genç ve sağlıklı görünen bir cilde sahip olabilirsiniz. Üstelik size bir bonus daha; E vitamini, yara izlerinin iyileşmesine katkıda bulunarak cildinizin pürüzsüzlüğüne de katkıda bulunur. Yetmediyse yine bu grup besinler selenyum ve omega-3 içerikleriyle de cildinizin genç ve sağlıklı görünümünü destekler.